6 Temmuz 2009 Pazartesi

Keşkek pişerken dialoglar

Kazanı görenin hemen canı keşkek çekiyor. Yada bu manzarayı hayatı boyunca hiç görmeyenler direk bu ne böyle ya deyip farkına varmadan küçük dilini gösteriyor.
Keşkek ülkemizin farklı bölgelerinde farklı usullerde pişirilip tüketilmektedir.Bu resimde gördüğünüz keşkek İzmir Balçova ilçesinde keşkek pişiren Mehmet Dede vardı bu anıyı asla unutamam yıl 1987 Demirci Efe köyüne ait Keşkekçi Mehmet Dedeye .Köyde bu usulde keşkek pişiren 5 kişi var.
Keşkek burada biraz farklı demiştik.Her zaman pişirilmez,biraz masraflı ve zahmetlidir.Keşkek için bir kuzu veya oğlak (tavuk eti olmaz), bir dolu(yaklaşık 10 kg) dibekte dövülmüş buğday,kalaylı büyük kazan,3 kg tereyağ ve meşe odunu gereklidir.Bir gün önceden keşkekçiyle iş bağlanır.Köylüye haber verilir.Sabah namazından sonra keşkekçi gelir ve teçhzatı kurar.kazanın içersine oğlak eti bütün olarak bırakılır buğdayı ve suyu ilave edilir.odunlar kazanın altına değil kazandan uzak yanlardan ısı gelecek şekilde yakılır.Yaklaşık 6 saat kadar pişer burada.Sonra Köy halkı toplanır kazan başına gençler başlar tokmakla kazandaki keşkeği dövmeye.Sırayla yaşlılarda geçer.Kazan kenarında küçük çocuklarda vardır. Onlar sevecen bir şekilde azarlanır içine kaçacaksınız diye.Kazandaki keşkek dövüldükçe kemikler tokmağa gelir keşkekçi Mehmet Dede
kaşıkla onları alır içinde kemik kalmayıncaya dek.Sıra kızdırılmış tereyağının keşkek üzerine dökülmesine gelir ordan bir ses işitilir:
-Sami'ye ayırın o yağlı ve tuzlu yemez.Başka bir ses
-Neşet'i unutmayın adam hasta dokunur
Mehmet dede onların keşkeğini ayırır.Arkasından doldurur tuzu.Bağırırlar hemen,
- "Milleti tekset edeceksin."diye alaycı alaycı.
Keşkek kepçeyle sinilerin üstüne doldurulur.5-6 kişi bir olup bu sinilerden keşkeğe yumulurlar.Kimisi homurdanır çok tuzlu,yok buğdayı iyi dövülmemiş ve birçok hayıflanmalar.Fakat tepsideki keşkek bittikten sonra bir tepsi daha doldurturlar.Hüseyin Hoca'nın amin sesiyle herkes kaşıkları bırakır, dua okunur "Allah gabıl etsin" .
-Duadan sonra "40 kaşık daha alacakmışsın" der ordan biri. Bir kahkaha kopar.
Ne diyeyim ben afiyet olsun

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder